Yüksek Kolesterol Sağlıklı Kadınlarda Bile İnmeye Neden Oluyor
Dünya Kadın Sağlığı (Women’s Health Study) tarafından açıklanan yeni bir bildiriye göre; total kolesterol, Low Density Lipoprotein (LDL) kolesterol ve diğer lipit düzeylerinin yüksekliği, sağlıklı kadınlarda bile, artmış iskemik inme riski ile önemli derecede ilişkili bulunmuştur.
Massachusets, Boston Harvard Medical School’daki Brigham and Women’s Hospital’den Uzman Dr. Tobias Kurth “ Yüksek kardiyovasküler hastalık riski olan insanları veya kardiyovasküler hastalığı olanları değil, yalnızca sağlıklı görünen kadınları araştırdık.Bunun anlamı, eğer sağlıklıysanız bile gerçekten kolesterolünüzü takip etmelisiniz ve düşük düzeyleri yakalayarak, iskemik inme riskinizi azaltabilirsiniz” demiştir.
Bu rapor Neurology’nin 20 Şubat tarihli sayısında yayınlanmıştır.
Daha Karmaşık Bir İlişki mi?
Dr Kurth : “ Total kolesterol ve tüm lipit fraksiyonlarının düzeylerinin, iskemik kalp hastalığı riski ile ilişkisi iyi bilinmektedir” demiştir. İnme ve Geçici İskemik Atak (GİA) arasındaki ilişki ise daha az aydınlatılmıştır.Örneğin, randomize çalışmalar, statinler ile lipit düşürücü tedavinin, inme veya GİA öyküsü bulunanlarda veya bu olaylar açısından risk altında olanlarda, inme riskini azalttığı gösterilmiştir.
Bununla birlikte, epidemiyolojik literatür daha az tutarlıdır. Uzmanların belirttiğine göre, bazı çalışmalar iskemik inme ve total kolesterol düzeyleri arasında bir ilişki tespit etmişken, bazı çalışmalarda böyle bir ilişkiye rastlanmamıştır. Bazı çalışmalarda HDL kolesterol ile inme arasında bir ilişki bulunmuştur. Ancak LDL kolesterol ve iskemik inme arasındaki ilişki daha az araştırılmıştır ve daha çelişkili sonuçlar elde edilmiştir.
Bu araştırmada, Dr. Kurth ve arkadaşları WHS çalışmasının verilerini kullandılar. Bu randomize çalışma, düşük doz aspirin ve E vitaminin, daha önceden bu tür bir sorunu olmayan kadınlarda kardiyovasküler hastalıktan ve kanserden primer korunmadaki rolünü araştırıyordu. Bu analiz için 45 yaş ve üstündeki 27 937 kadının kan örneklerini temel alan verilerini kullandılar. İnme oluşumu, hastaların kendi bildirimleri ve tıbbi kayıtların gözden geçirilmesi ile onaylanmıştı.
11 yıllık takip süresinde, 282 iskemik inme vakası görüldü. Araştırmacılar veriler yaşa, tüm lipit düzeyleri, total kolesterol, LDL kolesterol, HDL kolesterol, total kolesterol: HDL kolesterol oranı ve non HDL kolesterol değerlerine göre düzenledikten sonra, iskemik inme ile kuvvetli ilişkinin mevcut olduğunu bildirdiler. Bir kaç potansiyel karmaşıklık sebebi faktör elimine edildikten sonra, tüm ilişkiler, HDL hariç, belirgin şekilde kaldı.
Tablo.
WHS Çalışması : Total Kolesterol ve Kolesterol Fraksiyonlarına Göre İnme Riski
Değer Risk Oranı % 95 GA P
Total kolesterol 2.27 1.43-3.60 < .001
LDL kolesterol 1.74 1.14-2.66 .003
HDL kolesterol 0.78 0.52-1.17 .27
Total : HDL kolesterol oranı 1.65 1.06-2.58 .02
Non HDL kolesterol 2.45 1.54-3.91 < .001
GA : Güvenlik Aralığı, LDL: Düşük Densiteli lipoprotein, HDL: Yüksek Densiteli Lipoprotein
Kaynak : Neurology 2007; 68:556-562.
İskemik inme ve total kolesterol ilişkisi, postmenapozal hormon kullanımı ile değişiklik gösterirken, yaş, sigara içme durumu, hipertansiyon öyküsü, vücut kütle indeksi veya randomize aspirin kullanımı ile değişiklik göstermemişti. İnme riski ile total kolesterol birlikteliği yalnızca bu postmenapozal hormon kullanmayan kadınlarda görülmüştü.
Ayrıca, inme ile tüm bu lipit düzeyleri arasındaki ilişkinin, lipit düzeylerini ve inmeyi etkileyen faktörlerin (egzersiz, alkol tüketimi, sigara içme ve vücut kütle indeksi) düzeltilmesi ile azalmış olması aralarında bir bağlantı olduğunu desteklemektedir imasında bulunmuşlardır. Dr Kurth ve arkadaşları, HDL kolesterol üzerinde, bu davranışsal faktörlerin güçlü etkisinin, neden HDL kolesterolün, çok değişkenli düzeltmeler yapıldıktan sonra, iskemik inme riski ile kuvvetli bir ilişkisi olmadığının, yanıtı olabileceğini belirtmektedirler. ”Aslında, bu faktörler dışlandığında, iskemik inme ile HDL kolesterol arasında belirgin bir ilişki ortaya çıkmaktadır” demişlerdir.
Uzmanlar “Randomize çalışmalardan gelen veriler, diğer veriler ve bizim verilerimiz, iskemik inme için lipitlerin biyolojik bir risk faktörü olduğunu göstermektedir ve istenilmeyen kolesterol düzeylerinden korunma, Amerikan Kalp Derneği /Amerikan İnme Derneği’nin primer korunma kılavuzundaki gibi, iskemik inmeyi önlemeye yardımcı olabilir” fikrini öne sürmüşlerdir. ”Bizim sonuçlarımız, ilk iskemik inme açısından risk faktörü olan, istenilmeyen lipit düzeylerinin, önceden vasküler hastalığı bulunmayan sağlıklı kişilerdeki öneminin altını çizmiştir” demişlerdir.
Neurology. 2007; 68:556-562.
Klinik Bilgi
Çağdaş uzmanlara göre, statin kullanım çalışmalarında statinlerin, inme ve GİA hastaları arasında, inmeye karşı koruyucu olduğu gösterilmiş, bazı gözlemsel çalışmalarda da artmış kolesterol düzeyleri ile inme riskinin arttığı bulunmuştur. Ancak, düşük HDL kolesterol düzeyleri ile iskemik inme riski arasında bir ilişki bulunduğunda, inmenin diğer lipit değerleri ile ilişkisi, örneğin LDL kolesterol ile ilişkisi belirsizdir.
Çalışma Özetleri
· Çalışmaya alınan 27937 kadın, Birleşik Devletler veya Porto Riko’da, sağlık kurumlarına kayıtlı, 45 yaş veya üzerinde, kanser, kardiyovasküler hastalık veya önemli bir rahatsızlığı bulunmayan, randomize şekilde aspirin, E vitamini, her ikisini birden veya hiç birini almayan ve başlangıçta kan kolesterol ölçümleri kaydedilen kişilerden oluşuyordu.
· Kadınlara ilk yıl iki kez, daha sonra yılda bir kez olmak üzere, sorularında inmeyi de içeren çalışma ile ilgili bir anket gönderildi.
· İnme bildiren katılımcılarda, tanının doğrulanması için tıbbi kayıtları gözden geçirildi.
· Nonfatal inme, 24 saatlik sürede yeni bir fokal nörolojik defisitin varlığı olarak tanımlanmıştı.
· Fatal inme; otopsi,tıbbi kayıtlar, aile üyeleri veya diğer tanısal testlerden elde edilen serebrovasküler mekanizmaların kanıtları ile tanınmıştı.
· İnmenin tipi (iskemik veya hemorajik) tanısal testlerin sonucunda belirlenmişti.
· Kolesterol değerleri ile inme arasındaki ilişki; yaş( 55 den genç, 55-64 arası, 65 ve üzeri) hipertansiyon öyküsü, Vücut Kitle İndeksi (VKİ), sigara kullanım durumu, o andaki menopoz durumu ve aspirin kullanımı ile belirlendi.
· Ortalama yaş 55 idi, % 95 i beyaz ve % 13 ü bakım alıyordu.
· Kadınların total kolesterol düzeyleri, en düşük 1/5 lik kısmında değerler 179mg/dl den daha az, en yüksek 1/5 lik kısımda 244 mg/dl den daha yüksekti.
· En yüksektekilerde daha yüksek VKİ, kan basıncı değerleri bulunmuşken, hipertansiyon, diyabet, migren ve sigara kullanımı sıklığı daha yüksekti.
· 11 yıllık takip süresince (307.769 kişi/yıl), toplam 282 iskemi vakası bildirildi.
· En düşük 1/5 lik kısımdaki kadınlar, en yüksek 1/5 lik kısımdakiler ile karşılaştırıldığında, iskemik inme için düzeltilmiş risk oranları, total kolesterolde 2.27, LDL kolesterolde 1.74, HDL kolesterolde 0.78, total kolesterol:HDL için 1.65 ve non HDL kolesterol için 2.45 olarak bulunmuştu.
· Sistolik kan basıncı ve antihipertansif veya aspirin kullanımı için yapılan ek düzeltmeler, ilişkiyi zayıflatmıştır ancak yine de güçlü şekilde kalmaya devam etmiştir.
· Kolesterolün her 1 mmol/dl lik artışı için, düzeltilmiş risk oranı total kolesterolde 1.17, LDL kolesterolde 1.15, HDL kolesterolde 0.91 ve non HDL kolesterolde 1.19’du.
· İskemik inmeyi önceden tahmin etmede en iyi model non HDL kolesterol, bunu takiben de total kolesterol ve LDL kolesteroldü.
· Bu yüzden, kolesterol değerleri arasında, en güçlü inme riski belirleyicisi non HDL kolesteroldü bunu takiben de total kolesterol ve LDL kolesterol geliyordu.
· Total kolesterol ve iskemik inme arasındaki ilişki; yaş, sigara içme durumu, VKİ, hipertansiyon öyküsü veya aspirin kullanımı ile değişmiyorken, postmenopozal hormon kullanımı ile değişebiliyordu.
· Postmenopozal hormon kullanan kadınlarda, total kolesterol düzeyinin artması ile iskemik inme riski artış göstermiyordu.
· Uzmanlar, diğer çalışmaların da aynı şekilde, non HDL kolesterolün, koroner ve diğer tüm kardiyovasküler hastalıklar için güçlü bir belirleyici olduğunu gösterdiğini belirtiyorlar.